Kuru Çay

Sabahın erken saatinde oturmuş,
Önümü bile göremeyecek kadar
Dalgın, uzaklara.
Elimdeki fincandan
Kuru çayımı yudumlarken,
Seni düşünmekten başka
Bugünden beklediğim
Hiçbir şey yoktu.
Birden, önümdeki masaya
Küçük bir serçe kondu.
Korkmuyordu, sakince bakındı.
Masada, kuşun alabileceği
Hiçbir şey yoktu.
Yine de neşesi yerinde,
Boş masada şöyle bir sekti,
“Sen de gülümse,” diye,
Günüme bir ümit bırakıp gitti.